SABAH’a konuşan Prof. Dr. Özkan; bu tür bir vakalarla binde 4’ün altında karşılaşıldığını, Muhammed’in gömük dişinin pozisyonunu ise çok daha ender görüldüğünü belirterek operasyonun detaylarını anlattı.
Prof. Dr. Özkan, “Gömülü diş, çene kemiğine kaynamış ve konumu itibariyle sinirlere zarar vererek felç olmasına, çekim esnasında çene kemiğinin kırılmasına neden olabilecek yapıdaydı. Önce sol alt çene bölgesindeki yarı gömülü azı dişi, sonra da diğer dişi operasyonla aldık. Fakat çene tabanında görülmesi imkansız olan gömülü dişe ulaşabilmek için ön kısımdaki sağlam dişi köküne zarar vermeden çekip özel koşullarda sakladık. Hedefimiz olan gömülü dişi ve kisti çıkardıktan sonra sağlam dişi yuvasına tekrar yerleştirdik ve yandaki sağlam dişlere braket ve teller yardımıyla sabitledik. Böylece dişin çene kemiğine tutunmasını sağladık. Çeneye, sinirlere, damarlara ve sağlam dişe zarar vermeden başarılı bir operasyon gerçekleştirdik.” dedi.
“ŞEHİR EFSANESİ DİYORLAR”
Muhammet Onur ise “Birçok diş hekimine gittim. Riskler nedeniyle müdahale etmediler. Sonra Birkan hocam sayesinde şiddetli ağrılar son buldu. Dudağımı, yanağımı hissedebiliyorum. Çekilip tekrar yerine konan dişim iyi durumda. Olduğum ameliyatı duyanlar ‘şehir efsanesi’ diyor. Ama onların imkânsızı benim gerçeğim” dedi.
GÖMÜLÜ DİŞLER KALP KRİZİNİ TETİKLER, FELCE NEDEN OLUR
Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, “Müdahale edilmeyen bazı gömülü dişlerin; çene kemiği içinde kist oluşturabilir, buda çene kemiğini eritebilir. Oluşan kist, dil dudak ve yüz sinirlerine baskı yaparak geçici veya kalıcı uyuşukluk yaratabilir. Dudak yanak veya kısmi yüz felcine yol aşabilir. Komşu dişleri çürütebilir veya eritebilir. Dişeti iltihabına neden olabilir. İltihap kaynaklı üst solunum yolu enfeksiyonlarına yatkınlık artabilir. Gömülü diş çevresinde iltihap olması, kalp krizini riskini ve kan parametrelerindeki enfeksiyon değerlerini artırabilir.” dedi.