Son dakika: Ankara’da Diyanet İşleri Başkanlığı’nca düzenlenen 7. Din Şurası’nda açıklamalarda bulunan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
- Bu önemli toplantıyı tertip eden Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve emeği geçenlere yürekten teşekkür ediyorum. 5 yılda toplanan şuraları ilim sofrası olarak görüyorum. Sözü fikri ve tavsiyeleriyle bu sofrayı zenginleştiren ilim ve fikir insanlarına birlikte yürüdüğümüz yol arkadaşlarımız olarak bakıyorum. Şura kararlarını hep takip ettim. Din şurası kararları titizlikle uygulamaya konulmalı.
-
- yy’daki Moğol istilası İslam coğrafyasını harabeye çevirmiş ancak özünü yok edememiştir. Filistin’de Gazze’de Lübnan’da katliam yaparak müslümaların soyunu kurutmaya çalışanlar apaçık ortadadır.
- Bu gizli ve sinsi düşman son dönemde medya ve sosyal medya ile savaşını yürütmektedir. Bugün çocuklar ailenin, öğretmenin terbiyesinden ziyade dijital medyanın terbiyesine daha fazla maruz kalıyor. Dijital hareket yer yüzündeki tüm semavi dinleri hedef alıp yeni bir yapay din oluşturmanın gayreti, içerisindedir. Dijital inanç sistemleri karşısında Müslümanların korunması için acil tedbirler alınmalıdır. Özümüz ruhumuz büyük bir itinayla korunmalıdır. İslam aleminin bugünkü vahdetten uzak görüntüsünün altında mikro milliyetçilik fikri vardır. Bugün sosyal medya üzerinden lümpen ırkçı hareketler rahatça örgütlenip propaganda yapabilmektedir. Coğrafyamızdaki her ırkın çimentosu İslam’dır. Kürtleri Trükleri Arapları bir arada tutan ortak dinimizdir.
“İSLAM VARSA TÜRKİYE VARDIR”
- Son günlerde artan İslamsız Türk furyasının gerisinde emperyalist emeller vardır. Gençlerimizi zehirleyen bu zihniyete karşı uyanık olmak, mücadele etmek zorundayız. İslam varsa Türk vardır, Kürt vardır, Arap vardır. Aile vardık, ahlak ve edep vardır. İslam varsa bayrak vardır, vatan vardır hepsinden öte Türkiye vardır.
- Dizlerin programların aile ile birlikte dindarları hedef aldığını görüyoruz. Dindarlara hakaret edilmekte, tarikatlar linç edilmekte, dindarlar yıpratılmaktadır. Cübbeli, sakallı, sarıklı vatandaşlarımıza itibar suikasti düzenlenmektedir. Öcü gibi gösterilmektedir. Buna tepkisiz kalmamız mümkün değildir. Üç beş kendini bilmezin reyting savaşına meze edilmesine müsaade edemeyiz. Bu tür girişimler milli güvenlik sorunudur. Göz yummayız, fırsat vermeyiz.
“BİR ŞİKAYETİM VAR…”
- Bir şikayetimi de dile getirmek zorundayım. Ne yazık ki alimlerimiz ilim erbabı arasında müzakere edilmesi gereken konuları sosyal medyaya taşıyarak yanlış yollara giriyor. Üniversitelerimiz özgürdür. Hiçbir endişe duyulmadan konuşulmalıdır. Ancak bunlar sosyal medyada ulu ortada değil, ilim çatısı altında yapılmalıdır.