Turkuvaz Medya Grubu tarafından düzenlenen 4. Türkiye Tarım Zirvesi ‘Türkiye Yüzyılında Sürdürülebilir Tarım’ başlığıyla gerçekleşti. Tarım sektörü paydaşlarını bir araya getiren zirvede, tarım ve hayvancılıktaki üretim haritası ortaya konuldu.
Zirvenin özel oturumunda Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Dilek Güngör ve A Para Yayın Koordinatörü Özlem Doğaner’in sorularını yanıtlayan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 42 ilde 61 organize tarım bölgesi kuracaklarını belirterek, “Örneğin, İstanbul’da 2023’te 450 bin ton domates tüketildi. Yalova, Çanakkale, Balıkesir’de 420 bin ton üretiliyor. Bu domates İstanbul’un ihtiyacını karşılayacak. Böylece ilave maliyetler azalacağı için fiyatlar da ucuzlayacak. 61 yerde kuracağız. 6’sında üretim başladı” dedi.
Edinilen bilgilere göre, organize tarım bölgeleri hem üretimin hem paketlemenin yapıldığı yerler olacak. Ürün orada üretilip, paketlemeye kilometrelerce öteye gönderilmeyecek. Bakan Yumaklı, tarımdan sonra uygun yerlerde organize hayvancılık bölgeleri de kuracaklarını söyledi.
ÜRETİMDE CUMHURİYET REKORU
“Türkiye’de tarım bitti” iddialarına yanıt veren Yumaklı, dünyanın hiçbir ülkesinde kendi kendine yüzde 100 yetebilen bir ülke olmadığını anlattı. Yumaklı, “‘Tarım bitti, Türkiye olarak hiçbir şey yapamıyoruz’ diyenlere birkaç rakamla cevap verelim: Türkiye 2023 yılını 139 milyon tonluk bitkisel üretimle kapattı, bu rakam Cumhuriyet tarihinin rekoru. Gayri safi hasılada, tarımsal hasıla da 68.5 milyar dolarla Avrupa’da birinci, dünyada da 9’uncu sırada. Dolayısıyla da bu rakamlar herhalde tarım bitti diyenlere gereken cevaptır” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin toprak ve iklim yapısıyla ülkemizdeki ihtiyaçları büyük oranda karşıladığını anlatan Yumaklı, “İhtiyacının üzerindekileri de ihraç ediyoruz. 206 ana başlıkta 2.200 çeşidin üzerinde ürün üretip ihraç edebilen eşsiz bir ülkeyiz” dedi.
% 77’Sİ PLANLAMA KAPSAMINDA
Yumaklı, Ocak 2024’te bitkisel ve hayvansal üretim planlamasına geçtiklerini, Şubat 2024’te 5 yıllık hayvansal üretim yol haritasını açıkladıklarını, 1 Eylül itibarıyla da Türkiye’de bitkisel üretim planlamasının startını verdiklerini aktardı. Yumaklı, “Ülke olarak sürdürülebilir bir tarım yapmamız, hayvansal üretimde ürünleri verimli ve kaliteli üretmemiz, bütün bunları yaparken de kayıtlılık esasını birinci plana koymamız gerekir” dedi. Üretim planlamasına konu olan ürünlerin Türkiye’deki üretim alanlarının yüzde 77’sini kapsadığını anlatan Bakan Yumaklı, “Kendine özgü kanunları olan şeker pancarı gibi ürünleri de planlama kapsamına aldık” açıklaması yaptı.
GÜMRÜKTEN DÖNEN ÜRÜNÜ İMHA EDİYORUZ
Bakan Yumaklı, özellikle son dönemde Avrupa’ya ihraç edilen bazı gıda ürünlerinin gümrük kapısından dönmesinin ardından Türkiye’de iç piyasaya sunulduğuna dair iddialara son noktayı koydu: “Gerekçesi ne olursa olsun geri dönen ürünleri imha ediyoruz. Standartlarda, analizlerde tam uyum halinde olduğumuz Avrupa Birliği’nin tüketmediği herhangi bir şeyin Türkiye’de tüketilmesine izin vermiyoruz. Gıda herkes için önemli ve hassas. Olaya sadece ihraç edilen ürünlerin gümrük kapılarından geri dönüp dönmemesi çerçevesinde bakmamak gerek. Pestisit yani zirai ilaç konusundaki denetimleri sadece gümrük kapılarında yapmıyoruz. Bu konuda üretimden hal girişine raftan gümrüğe kadar tüm süreçlerde titizlikle yürütülen bir denetim mekanizması var.” Gıda ürünlerindeki analizlerin hem kamu hem de özel laboratuvarlarda yapıldığını aktaran Bakan Yumaklı, “Bu laboratuvarlarda işlerini iyi yapmayanlar nedeniyle bazı sorunlarla karşılaşıyoruz. Buraları da denetliyor, gerekeni yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Yurtdışından dönen ürünlerin hepsinin de pestisit sebebiyle gelmediğini anlatan Bakan Yumaklı, “Aflatoksin yani küflenme nedeniyle dönenler de olabiliyor. Bazıları yolda doğal seleksiyonla küflenebiliyor. Türkiye’nin ihtiyaç ettiği ancak geri dönen ürün oranı maksimum binde 1 ile binde 2 arasında” dedi.
GIDADA 1.2 MİLYON DENETİM YAPILDI
Gıdada taklit ve tağşiş konusuna da değinen Yumaklı, “Güvenilir gıdaya ulaşmak insanların en doğal hakkı. Kasım sonuna kadar 1 milyon 200 bin civarında denetim yaptık, bunların içerisinden yüzde 1.8 oranında uygunsuzluk tespit edildi. 100 kişi ise sadece iki kişisi bunu yaptı geri kalan 98 kişi işini doğru yapıyor demektir, bunlara da buradan teşekkür etmek gerekir. 452 savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Bu denetimler devam edecek” dedi. Önce denetimler ve idari yaptırımların yapıldığını ardından bu ürünlerin açıklandığını aktaran Yumaklı, “Problemleri yakalayalım ceza keselim derdinde değiliz, biz iyileştirmek istiyoruz. Türkiye’de 725 bin gıda işletmesi var yani biz bunların hepsinin mutlaka senede bir kez denetleyeceğiz, uygunsuzluk tespit ettiklerimize birden fazla gideceğiz, onların süreçlerini düzeltmesini temin edeceğiz” diye konuştu.
ET İTHALATI ANAÇ HAYVANLA BİTECEK
Et ithalatıyla ilgili soruları da yanıtlayan Bakan Yumaklı, “Kırmızı et üretiminde bizim yeterliliğimiz yüzde 95’lerde. Kalan yüzde 5 için ithalat yapılıyor” dedi. İthalatın ikiye ayrılması gerektiğine dikkat çeken Yumaklı, “Birincisi ihtiyaç ikincisi piyasa regülasyonu. Çünkü taleple bağlantılı olmaksızın fiyat hareketlerini oluşturmak isteyenler olabiliyor” diye konuştu. İthalatın sürdürülebilir olmadığını anlatan Bakan Yumaklı, üretimi artırmak için çalıştıklarını vurgulayarak,”Yurtdışında olası sorunlara karşı savunmasız kalmamak için üretimi artırıyoruz. Bu kapsamda Et ve Süt Kurumu’nun Şanlıurfa ve Iğdır’daki besi çiftliklerine anaç hayvanları getirdik. Burada hayvan varlığımızı artırıp isteyen besicilerimize destek olacağız. Buna eş zamanlı hayvan hastalıkları ile ilgili çalışmaları ve verimliliği artırmak için ıslah programımızı devreye aldık” şeklinde konuştu.
TARIM 5 ÇEYREKTİR BÜYÜYOR
TÜİK tarafından açıklanan büyüme rakamlarına ilişkin de açıklama yapan Bakan Yumaklı, “Türkiye 2024’ün üçüncü çeyreğinde yıllık bazda yüzde 2.1 büyüdü. Tarım sektörü zincirlenmiş hacim endeksi olarak, geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4.6 büyüme kaydetti. Bu rakamla tarım ve ormancılık sektörü son 5 çeyrekte kesintisiz bir büyüme performansı göstererek ülkemizin kalkınmasına önemli katkıda bulundu” dedi.
BELEDİYE BAŞKANLARINA UYARI
Sokakta sahipsiz köpek kalmayacağını söylediklerini hatırlatan Bakan Yumaklı, “Yönetmelik yayınlanma sürecinde, hazırlıklarımızı bitirdik. Çok uzun süreceğini sanmıyorum. Sahipsizlik sorumsuzluk getirir, daha önce sokakta hayvanları yakala, aşıla, kısırlaştır metodolojisi işlememişti. Meclis yeni bir düzenleme yaptı. Bu düzenlemede belediyeler sahipsiz hayvanları alıp kendilerine ayrılan bütçeden barınak yapacaklar, biz de kısırlaştırma desteği vereceğiz. Bu bir sahiplendirme projesidir” dedi. Yumaklı, bazı belediye başkanlarının kanuna uymayacağına dair açıklamalar yaptığını hatırlatarak, “Kanunlarımızda kamu görevlisinin kanuna uymama, kendi sorumluluğuyla ilgili işi yapmama savsaklama konusunda gereken müeyyideler var” açıklamasında bulundu.
2040’TA NÜFUSUMUZ 110 MİLYONA ÇIKACAK
Turkuvaz Medya Marka ve Pazarlama Grup Başkanı Sinan Köksal zirvenin açılış konuşmasında “Sürdürülebilir bir tarım için daha az kaynak kullanarak daha çok verim elde etmenin gerekliliği, pandemi ile tüm dünyada çözüm bulunması gereken en önemli sorun haline geldi. Birleşmiş Milletler’e göre 2050’de dünya nüfusu 9.8 milyara ulaşacak. Türkiye’de ise her yıl nüfusa yaklaşık 1 milyon kişi katılıyor ve 2040’ta nüfusumuz 110 milyona ulaşacak. Dolayısıyla tüm dünyada iklim değişikliğinin etkileriyle en çok yüzleşeceğimiz alan tarım olacak. Umuyoruz ki, tüm dünyanın çözülmesi gereken en önemli konularından bir tanesi olan tarım sektörüne, bir nebze de olsa faydamız dokunabilir” şeklinde konuştu.
BAZI AVRUPA ÜLKELERİNE GÖRE TÜRKİYE TARIMDA DAHA İYİ
Zirvede konuşan Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, Avrupa’da bazı ülkelerde tarımın önemli olmadığını ancak Türkiye için tarım sektörünün çok önemli olduğunu bildirdi. Lopez, “Türkiye’deki iş gücünün yüzde 15’ini tarım sektörü kapsıyor, her yıl ihracatla birlikte 28 mliyar dolar gelir sağlıyor” dedi. Dijitalizasyonun tarım sektörü için önemine işaret eden Lopez, su problemlerine dikkati çekmek gerektiğini, altyapı çalışmalarının sektörün önemli konularından biri olduğunu söyledi. Dünya Bankası’nın Türkiye’de yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi veren Lopez, “Türkiye’de 2050’de suyun yüzde 20 seviyelerinde azalması öngörülüyor. Bu bir çok problemi beraberinde getirecek” diye konuştu. Dünya Kalkınma Bankası’nın Tarım ve Orman Bakanlığı ile güçlü bir işbirliği olduğunu anlatan Lopez, şu bilgileri verdi: “341 milyon dolarlık bütçe ayrılan İklime Duyarlı ve Rekabetçi Tarım Büyüme Projesi (TUCSAP) kapsamında Türkiye’nin tarım sektöründe verimliliği, sürdürülebilirliği ve dayanıklılığı artıran dönüştürücü girişimleri destekliyoruz. Yine tarımsal su verimliliği ve tarımsal kuraklık yönetimi konularında işbirliğimiz var. Devlet Su İşleri (DSİ) ile işbirliğimiz kapsamında 1.3 milyar dolar değerinde aktif bir su yatırımı portföyümüz bulunuyor.”
ZİRVEYE GÜÇLÜ SPONSOR DESTEĞİ
Zirvenin ana sponsorları Ziraat Bankası, Yıldız Holding, Superfresh, Dünya Bankası, Tarım Kredi Grubu ve Koza Altın olurken destek sponsoru Papara oldu.