Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde 2021’de meydana gelen olayda, eşi Ramazan İpek tarafından çıplak şekilde elleri kelepçelendikten sonra işkence gören 2 çocuk annesi Melek İpek (34), “Hepinizi öldüreceğim” diyerek evden çıkan eşini öldürmüştü. Eşinin ölüm tehdidi sonrası üzerine daire kapısını kilitlediği İpek, elleri kelepçeli olmasına rağmen evdeki av tüfeği ile ateş etmiş ardından da 112 Acil Servisi arayarak yardım istemişti. Tutuklanarak cezaevine gönderilen İpek, cezaevinde 108 gün kaldıktan sonra mahkemenin cezaya gerek olmadığı yönündeki kararıyla serbest kalmıştı. İtirazları değerlendiren Yargıtay, yargı sürecini başa döndüren tartışmalı bir karar aldı.
İpek’in yargılandığı Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez” hükmü gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmişti. Bunun üzerine 26 Nisan 2021’de tahliye olan İpek, cezaevinden çıktıktan sonra o tarihte 8 ve 10 yaşında olan 2 kızına bakabilmek için servis şoförlüğüne başladı.
Ramazan İpek’in ailesinin tuttuğu avukatların itirazı üzerine dosya Antalya Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, yerel mahkemenin aldığı “ceza verilmesine yer olmadığına” ilişkin karara yönelik istinaf talebini esastan reddetti.
‘YOĞUN TEHDİT’ VAR
Karşı taraf avukatlarının itirazı üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi ise Melek İpek’in cinsel istismara ve yaralanmaya uğramasına, öldürüleceği yönünde yoğun tehdit altında bulunmasına, elleri kelepçeli olarak çıplak bir şekilde bırakılarak haksız saldırı ve öldürüleceği yönünde endişe duyduğunu, söz konusu eylemi savunma zorunluluğu hissi altında doğrudan kast dışında işlemesinin kabul edilebilir olduğu yönünde görüş bildirdi.
Ancak buna rağmen Yargıtay, mahkemenin “ceza verilmesine yer olmadığına” yönelik kararını bozdu. Kararda, eve elinde ekmekle giren Ramazan İpek’in, “eşini öldüreceğine dair somut bulgunun olmadığına” yer verildi. Daire, İpek’e verilen ‘ceza verilmesine yer olmadığına dair kararı’ bozarak ‘Taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan’ 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasıyla yeniden yargılanmasına hükmetti.
‘O ÖLMESEYDİ BİZ ÖLECEKTİK’
Sanık Melek İpek savunmasında daha önce de birçok kez kelepçe ile bağlanıp dövüldüğünü ve işkence gördüğünü belirterek “14 yıl boyunca hayatımızdan sessiz sedasız çıksın diye dua ettim. Çocuklar doğmadan önce kurtulmak için kendimi öldürmeyi bile denedim. Bırakın eşimi öldürmeyi aklımdan geçirmeyi, eşim ölsün diye bir kere dahi dua etmedim. Eşim öldüğü için de üzgünüm. O gün o silah patlamamış olsaydı ve eşim ölmemiş olsaydı, çocuklarım ve ben ölecektik” demişti.