Suriye’de Esad rejiminin düşüp başkent Şam’ın muhalif gruplarca eline geçmesi Türkiye’nin de merceği altında. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Suriye’de yeni dönem için “Anahtar ülke olmak zorundayız” derken “Ama bugüne kadar olamadık” sözleriyle de eleştiride bulundu. “Zafer narası atılırcasına naralar atılıyor. 82, 83 plakaları yazılıyor” diyerek Şam ve Halep’in muhalif grupların eline geçmesine değinen İmamoğlu, Suriyelilerin ülkeye dönüşüne ilişkin “Suriyelilerin kendi ülkelerine dönmeleri konusunda belediyeler de yetki almalı” mesajını verdi.
“BİZİM KURULUŞ DEĞERLERİMİZDE YOK”
Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan İmamoğlu “Her konunun kendine göre hassasiyetleri var. Şam’da Emevi Camii’ne gitmekten bahsedildi bu ülkede. Bizim kuruluş değerlerimizde yok” dedi ve şöyle ekledi:
“Mustafa Kemal Atatürk ne demiş? En önemli adımlarından biri İran ile Irak ile Suriye ile iyi bir süreç işletmek için çağdaş modern süreci işletmesidir.”
“EN BÜYÜK BEDELİ TÜRKİYE ÖDEDİ”
Küçükkaya’nın “Geldiğimiz nokta iktidar için başarı sayılır mı?” sorusuna İmamoğlu şöyle yanıt verdi:
“Anahtar ülke olmak zorundayız ama bugüne kadar olamadık. Baktığınızda bütün güçlerin yapılanması, Türkiye farklı bir konumda. Daha önce yaşanan çatışmalardan en büyük bedel ödeyen Türkiye!”
Esad dönemi sona erdi! Suriye’deki yeni dönem sizce Türkiye’yi nasıl etkiler?
“SURİYE’DE İBB OLARAK ŞEHİRLERİ İMAR EDEBİLİRİZ”
“İstanbul’da bize göre 2 milyonun üzerinde Suriyeli var” diyen İmamoğlu Suriyelilerin dönüşüyle ilgili şöyle konuştu:
- Suriyelilerin dönmeleri için elimizden geleni yapmalıyız! Bizim anahtar ülke olmamız için sağlam bir duruş sergilememiz gerekiyor. Geçmişe dair hataları net olarak görüyorum. Coşkuya kapılmayalım, bir zafer anlayışı yok. Suriyelilerin kendi ülkelerine dönmeleri konusunda belediyeler de yetki almalı. Suriye’de devreye girebiliriz. İBB olarak şehirleri imar edebiliriz. Türkiye Belediyeler Birliği olarak sorumluluk üstlenmeliyiz.
“BU PLAKA SAÇMALIĞINI FALAN BİR KENARA BIRAKIN”
- Suriye’de yaşanan yeni ortam hayati bir meseledir. Aman ha, bu plaka saçmalığını falan bir kenara bırakın. Zafer narası atılırcasına naralar atılıyor. 82, 83 plakaları yazılıyor. Ama bölgede olmanın bazı koşulları var. Suriye’de yaşanan olaylar, Libya’da Kaddafi, Irak’ta Saddam’ın yaşadığı süreçlerden farklı değil. İç çatışma, otoriter aklın geldiği sürecin özeti.
“SURİYE’DE DEMOKRATİK CUMHURİYET KURULMASINDA MASADA OLMALIYIZ”
- Suriye’deki etnik ve dini grupları teminat altına alacak demokratik bir cumhuriyetin kurulmasında masada olmalıyız. Bu ayrıştırıcı bakış açısı, Türkiye’nin işine gelmez, İsrail’in işine gelir.