Adana’da kıskançlık yüzünden çıkan tartışmada, eşi İbrahim S.’ye (21) ait tabancayla vurulan Günay Sena S. (23) hayatını kaybetti. Güvenlik kamerasına da yansıyan olayda İbrahim S.’nin, eşini kucağına alıp apartman girişine götürüp yarasına tampon yaptığı görüldü. Gözaltına alındıktan sonra eşini öldürmediğini, tabancayla intihar ettiğini savunan İbrahim S., el svapları alındıktan sonra tutuklandı. Olayın cinayet mi yoksa intihar mı olduğu incelemenin ardından belli olacak. Günay Sena S.’nin babası Kemal Kocabaş, eşi tarafından öldürüldüğünü iddia etti. Kocabaş, “Komşuları, kızımın çığlıklarını ve “Beni kurtarın. Beni öldürüyor” diye feryatlarını duymuş ve polisi aramış. İntihar eden insan böyle bir çığlık atar mı?, Kızım evliliğinin ilk iki ayından sonra darp, şiddet olayı yaşadı. İki senedir kızımı kurtarmaya çalışıyorum” diyerek gerçeğin ortaya çıkarılmasını istedi. Ayrıca Günay Sena S.’den geriye kalan mektupta; “Ailem ona olan aşkım ve sevgim nedeni ile gittiğimi sansa da o yüzden gitmiyorum. Zarar vermesin diye gidiyorum. İnşallah bensiz çok mutlu olursunuz, hiç üzülmezsiniz, yüzünüz hep güler. Ben sizin mutluluğunu gördükçe mutlu olurum” yazdığı ortaya çıktı.

EŞ TUTUKLANDI

Olay 8 Aralık’ta Sarıçam ilçesi Gültepe Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre; Günay Sena S. eşi İbrahim S.’nin telefonunda bir kadından gelen mesajları görünce aralarında tartışma çıktı. Tartışma sırasında eşine ait tabancayla göğsünden vurulan genç kadın ağır yaralandı. Kucağına aldığı eşini apartman girişine götüren İbrahim S., hem telefonla yardım istedi hem de kazağını çıkartıp yarasına tampon yaptı. Genç kadın, hastanede hayatını kaybetti. İbrahim S. ifadesinde “Eşim mesajları görünce kıskanıp benim silahımla intihar etti” dedi ancak mahkeme tarafından tutuklandı.

“DOMUZ BAĞIYLA BAĞLADI”

Günay Sena S.’nin babası Kemal Kocabaş, kızının boşanma aşamasındaki eşi tarafından öldürüldüğünü iddia etti. İbrahim S.’nin sosyal medyadan kızıyla tanıştığını ve kızını kandırarak kaçırdığını ileri süren Kemal Kocabaş, “Ben bu evliliği kesinlikle razı gelmemiştim. Kızım evliliğinin ilk iki ayından sonra darp, şiddet olayı yaşadı. İki senedir kızımı kurtarmaya çalışıyorum. Şiddet sonucu üç kere uzaklaştırma aldık. Evladım şiddet, uyuşturucu, buna benzeri her şeyi yaşadı. Elini, ayağını domuz bağıyla bağlayıp iki gün öyle bıraktı. Üçüncü gün nasıl insafa geliyorsa kızım ondan sonra amcasının evine sığındı. Amcasına domuz bağıyla bağlandığını kendisi söylüyor ve kardeşim de hastanesine getiriyor, şikayette bulunuyor. Israrla şikâyet ettiğimiz halde bir türlü tutuklanmadı” dedi.

“BENİ KURTARIN DİYE ÇIĞLIK ATMIŞ”

İntihar eden bir kişinin göğsüne silah dayayıp intihar etmeyeceğini savunan acılı baba Acılı baba Kocabaş, “Ben cinayet diyorum. Benim evladımı yedi, benim evladımı vurdu ve ondan sonra intihar etti diye kendini savunuyor. Komşuları, kızımın çığlıklarını ve “Beni kurtarın. Beni öldürüyor” diye feryatlarını duymuş ve polisi aramışlar. İntihar eden insan böyle bir çığlık atar mı? Ve bu şahıs benim kızımı vurduğunda kanında madde varmış. Yani bu şahsın her gün bu maddeyi ve uyuşturucuyu kullandığını resmi olarak herkes biliyor. Yüce Türk milletine ve Türk adaletine çok güveniyorum. Bana yardımcı olsunlar” diyerek gerçeğin ortaya çıkarılmasını istedi.

EVDEN MEKTUP ÇIKTI

Kızından geriye kalanın evde buldukları mektup olduğunu söyleyen baba, mektupta kızının kardeşlerini ve ailesini korumak için gittiğinin yazdığını ifade etti. Kocabaş mektupta “Ailem ona olan aşkım ve sevgim nedeni ile gittiğimi sansa da o yüzden gitmiyorum. Benim olan sevgimden aileme olan zaafım daha fazla. Zarar vermesin diye gidiyorum. İnşallah bensiz çok mutlu olursunuz, hiç üzülmezsiniz, yüzünüz hep güler. Ben sizin mutluluğunu gördükçe mutlu olurum” yazdığını söyledi.