Devlet Bahçeli’nin defalarca dile getirdiği ‘Abdullah Öcalan’ çağrısının yankıları sürüyor. MHP lideri terörist başı Öcalan’ın umut hakkından yararlanmasını, TBMM’de konuşma gerçekleştirmesini gündeme getirdiğinde tartışmaları da beraberinde getirmişti. Bahçeli haftalar sonra da çağrısının arkasında olduğunu söylese de tartışmalar da devam ediyor. Son olarak CHP lideri Özgür Özel’den ilginç bir çıkış geldi.
“BU VİKİNG KAFASI”
Özel, Bahçeli’nin Öcalan çıkışını Vikinglere benzetmesiyle dikkat çekti. Halk TV’ye konuşan Özel, “‘Öcalan Meclis’e gelsin, konuşsun, sorun çözülsün’ demek Viking kafasıdır.” dedi.
“SİZ SORUNU YOK SAYARSANIZ BU TERÖR ÖRGÜTLERİNİN İŞİNE GELİR”
Özel’in açıklamaları şöyle:
“Eğer sorunun varlığını kabul etmezseniz o sorunu çözemezsiniz. Siz sorunu yok sayarsanız bu terör örgütlerinin işine gelir. Terör örgütleri sorunun yok sayılmasından beslenir. Siz sorunun varlığını kabul eder ve çözüm üretirseniz, terör örgütünün beslendiği kaynağı ortadan kaldırırız. ‘Kürt sorunu yoktur’ demekle Kürt sorunu çözülmez. Önce sorunun varlığını kabul etmek gerekir. Kürt vatandaşlarımız ‘Kürt sorunu var’ diyorlarsa, Kürt sorunu vardır. Önce bunu kabul etmeniz gerekir ki çözüm üretilebilsin. Bu nedenle iktidarın ‘Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır’ söylemi gerçeği yansıtmıyor.
“BAHÇELİ’NİN ÖNERİSİ VİKİNG DÖNEMİNİN APANDİSİT AMELİYATINA BENZİYOR”
İnsan sağlığından örnek verelim. Eski çağlarda ameliyatlar nasıl yapılıyordu, bugün nasıl yapılıyor? Örneğin Vikingler apandisit ameliyatını nasıl yapıyordu? Hastanın karnını yaralım, elimizi sokalım, apandisiti yakalayalım, koparıp çıkaralım! Bugün apandisit ameliyatı böyle mi yapılıyor? Hayır. Ameliyat teknolojisi çok değişti. Bu değişim sosyal ve siyasal sorunların çözümü için de geçerlidir. Bugün Kürt sorununu Viking kafasıyla çözemezsiniz. Devlet Bahçeli’nin Kürt sorununun çözümü için yaptığı öneri Viking döneminin apandisit ameliyatına benziyor. ‘Öcalan Meclis’e gelsin, konuşsun, sorun çözülsün’ demek Viking kafasıdır. Oysa böyle bir sorunun çözülmesi için ifade ettiğim koşulların oluşması gerekir.”