Dünya üzerindeki ülkeler şekil ve boyut bakımından oldukça farklılık gösterse de, ‘en dar ülke’ unvanı söz konusu olduğunda Şili açık ara öne çıkıyor. Güney Amerika’nın batı kıyısı boyunca adeta bir kurdele gibi uzanan Şili, bu sıra dışı formu nedeniyle sıkça ‘Kurdele Ülkesi’ olarak anılıyor. Yaklaşık 4.200 kilometre boyunca kuzeyden güneye uzanan ülkenin ortalama genişliği ise 177 kilometre. Bu dar ve uzun yapı, Şili’nin doğal zenginliğinin temelini oluşturuyor.
BİR ÜLKEDE TÜM COĞRAFYALAR
Şili’nin kuzeyinden güneyine doğru ilerledikçe, manzara adeta bir belgesel gibi değişiyor. Kuzeyde yer alan Atacama Çölü, kutup bölgeleri dışında dünyanın en kurak çölü olma özelliğine sahip. Öyle ki, bu bölge NASA tarafından Mars keşif araçlarının test sahası olarak kullanılmış.
Güneyde ise bambaşka bir tablo ortaya çıkıyor. Patagonya, Şili’nin doğal güzelliklerinin en çarpıcı örneklerinden biri. Göller, fiyortlar, yağmur ormanları ve And Dağları’nın görkemli silueti bu bölgede bir araya geliyor. Aynı sıradağlar, dünyanın en uzun kıtasal sıradağ zinciri olma unvanını da taşıyor.
DAR BİR YAPI
Ancak Şili’nin bu olağanüstü coğrafi yapısı, beraberinde bazı zorluklar da getiriyor. Ülke topraklarının %80’i dağlık ve nüfusun büyük bölümü bu engebeli bölgelerde yaşıyor. Sadece And Dağları’nda 620 yanardağ bulunuyor ve bunların önemli bir kısmı aktif. Ülkenin Pasifik Ateş Çemberi üzerinde yer alması, deprem ve volkanik faaliyet riskini de artırıyor.
Ayrıca dar ve uzun yapısı, şehirler arası ulaşımı hem zaman hem maliyet açısından zorlaştırıyor. Coğrafi şartlar, bölgeler arası gelişmişlik farklarını da beraberinde getiriyor; bazı bölgeler ekonomik olarak daha hızlı gelişirken, diğerleri altyapı ve kaynaklara erişim konusunda geride kalabiliyor.
EKONOMİK OLARAK İSTİKRARLI BİR ÜLKE
Tüm bu zorluklara rağmen Şili, ekonomik anlamda istikrarlı bir şekilde ilerliyor. Dünya Bankası, Şili’nin güçlü kurumsal yapısı ve sağduyulu makroekonomik politikaları sayesinde Kovid 19 sonrası dönemde dengeyi hızla yeniden sağladığını belirtiyor.