Duygu Erdoğan / İSTANBUL – Küresel piyasalarda altın için oldukça hareketli günler yaşanıyor. Öyle ki, 2025 yılı altın fiyatı için yapılan pek çok fiyat tahmini sadece birkaç hafta içinde çoktan aşıldı bile…
Altının ons fiyatı dün gün içinde 3 bin 328 dolar dolar seviyesini görüp yeni bir rekor daha kırdı. Ardından gün içinde seyir 3 bin 305 dolar sınırında seyretti. Analistler dünyadaki mevcut sancılı ortam, ekonomilerdeki daralma ve özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın oluşturduğu ‘belirsizlik siyaseti’nin altın talebini yükseltmeye devam ettiği görüşünde. Yurt içinde ise gram altının yükselişi dikkat çekiyor. 4 bin 50 lira ile kendi rekorunu kıran gram altın, iç piyasada döviz hareketinin sınırlı kalmasıyla bile yükselişine devam ediyor.
‘Kıymet’e bindi
Kapalıçarşı’da anlık gelişmeler takip edilirken, özellikle gram altına yönelik talep piyasayı hareketlendiriyor. Bölge kuyumcularından Nazar Özsahakyan, “Belirsizlik yüksek dönemlerde kıymetli metallere yönelik her zaman yüksek talep olmuştur. Şimdi de Trump’ın oluşturduğu ve henüz kimsenin tam olarak anlayamadığı vergi adımını izliyor herkes. Ne olacağı belli olmadığı için diğer yatırım araçlarına da riskli olarak bakılıyor. Ama altın her zaman güvenilirdir ve endişeli ortamlarda yükselir. Bu nedenle yurt dışında olduğu gibi yurt içinde de altın talebi yüksek. Piyasalar netlik kazanana kadar, vergi politikası anlaşılır ve kesinleşmiş hale gelene kadar hareketin devam edeceğini öngörüyoruz” dedi.
Çin de etkili
Ekonomistler, altındaki yükselişi Trump’ın siyasetinin yanı sıra Çin’in verdiği karşılıklar ve dünya ticaretinin Çin talebiyle şekillenmesine karşı da devam ettiğine dikkat çekiyor. Pekin yönetiminin Trump’ın adımlarına vereceği yanıtlar özellikle elektronik başta olmak üzere mamul ticaretinin merkezinde yer alan Çin’in piyasayı hareketlendireceği değerlendiriliyor.
Gözler Merkez’in faiz kararında
Piyasalarda gözler bugün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) vereceği faiz kararına çevrildi. AA Finans’ın beklenti anketlerine katılan ekonomistler, nisan ayında TCMB’nin politika faizini değiştirmeyerek yüzde 42.5 seviyesinde sabit tutmasını bekliyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı da yüzde 34.50 oldu.
‘Potansiyel büyüme 2026’da yakalanır’
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) Türkiye ekonomisti Sebastien Turban, Türkiye’nin mevcut ekonomi politikalarını sürdürmesiyle iyileşen uluslararası yatırımcı güvenini daha ileri bir noktaya taşıyabileceğini belirterek, ekonomik büyümenin 2026’da sürdürülebilir büyüme seviyesine döneceği öngörüsünü paylaştı. Türkiye ekonomisine ilişkin öngörülerini AA’ya açıklayan Turban, Türkiye’de 2023 ortasından beri yaşanan makroekonomik politikalardaki dönüşümün ardından, cari açığın azaldığını, enflasyon ve enflasyon beklentilerinin kademeli olarak düştüğünü aktardı.
Enflasyonun hala yüksek olmasına rağmen düşüş eğilimini sürdürdüğünü dile getiren Turban, “Para ve maliye politikalarındaki uygulamalar, bizim öngörülerimizle uyumlu. Maliye ve para politikalarındaki sıkı duruş, enflasyon kontrol altına alınana kadar sürdürülmeli. Eğer hükümet, Orta Vadeli Program hedeflerine ulaşır ve uzun vadede bu seviyede bütçe açığını korursa, kamu borcu sürdürülebilir olacaktır” diye konuştu.
Turban, şu anda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve maliye otoritelerinin bu duruşu sürdürmek için güçlü taahhütler verdiğine işaret ederek, “Merkez Bankası’nın iletişimine bakıldığında, enflasyon kontrol altına alınana kadar para politikasının sıkı kalması gerektiği ve faiz kararının enflasyon ve beklentiler doğrultusunda belirleneceği oldukça net bir şekilde ifade ediliyor” dedi. Bu yıl Türkiye ekonomisinin yüzde 3.1 büyümesini beklediklerini dile getiren Turban, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu büyüme yavaşlamasının, özellikle enflasyonu sürdürülebilir bir yola geri getirmeyi amaçlayan makroekonomik politikalar tarafından tetiklendiğini görüyoruz. Ardından, ekonomi normale dönerken, mevcut öngörülerimize göre, ekonomik büyümenin 2026’da yüzde 3.9 ile potansiyeline geri döneceğini düşünüyoruz. OECD’ye göre, Türkiye’nin potansiyel büyümesi yüzde 4 seviyesinde.”
Dünyada faiz indirimi beklentisi
Vadeli işlem ve emtia piyasaları uzmanı Zafer Ergezen, AA’ya yaptığı değerlendirmede, altının ons fiyatında bir süredir güçlü seyir görüldüğünü belirterek, “Son dönemde temmuz ayıyla başlayan, yükselen trendde aslında en önemli etkenler merkez bankalarının faiz indirimi yapacağı haberleri” dedi. Bunun yanında Rusya – Ukrayna Savaşı, Orta Doğu’daki gerginliklerin altının ons fiyatındaki yükselişte etkili olduğunu bildiren Ergezen, Trump’ın başkan seçilmesiyle birlikte özellikle artan belirsizliğin altında ve kıymetli metallerin güvenli liman özelliğini ön plana çıkarttığını ifade etti.