Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Başkanı Ahmet Güleç, Bursa’nın İnegöl ilçesinde katıldığı bir fuarda AA muhabirine, dünyadaki savaşlar, ekonomik durum ve yeni ticari rollere karşın Türkiye mobilya sektörünün ihracata devam ettiğini söyledi.
Türkiye’deki 45 bin mobilya üreticisinden 20 bininin direkt ihracat yaptığı bilgisini veren Güleç, mobilya sektörünün 213 ülke, özerk ve serbest bölgeye ihracat yaptığını anlattı.
Mobilya ihracatçısının hiç durmadan çalıştığını belirten Güleç, “Geçen hafta Milano’daydık, ondan önceki hafta Çin’deydik, önümüzdeki hafta ABD’de olacağız. İlk sıralarda Irak, Almanya ve ABD olmak üzere önemli ülkelere ihracat yapıyoruz.” diye konuştu.
Türkiye’nin, dünyanın 7’nci büyük mobilya ihracatçı ülkesi olduğuna işaret eden Güleç, şunları kaydetti: “Türk mobilyası, artık dünyada bir marka. Türkiye tarzı konseptler geliştirdiğimiz için yolumuza devam ediyoruz. Dinamik bir sektör. Bizim 2030 hedefimiz, 12 milyar dolar ihracat. Geçen sene 4,6 milyar dolar ihracat yaptık. Bu sene 5 milyar doların üzerinde ihracat hedefimiz var. Türkiye, dünya ticaretinden daha fazla pay alacak. Türkiye, mobilya tasarlıyor, üretiyor ve Türk markası olarak ihraç ediyor. Hiçbir ülkenin fasoncusu değiliz. Bugün bu, çok önemli bir övünç kaynağı. Kendi markalarımızla ihracat yapıyoruz. Bu üretici firmalarımız, gayet başarılı. Dünyanın her yerinde Türkiye mobilya markaları, mağazaları var. Bu da bize gurur veriyor. Çok kısa sürede hedefimiz, dünyanın ilk 5 mobilya ihracatçısı arasında yer almak. Rakip ülkeler, ölçek büyüklüğünü yakalamış Çin, Vietnam, Polonya, Almanya ve İtalya gibi ülkeler. Bizim bu ülkeleri aşma potansiyelimiz var.”
Güleç, Türkiye mobilya sektörünün 20 yıl önce dünyada 30’uncu sıranın da altında olduğuna dikkati çekerek, “2014 sonunda Türkiye ihracatından yüzde 0,7 pay alıyorduk. Bugün Türkiye’nin bütün ihracatından yüzde 2 pay alıyoruz. Dünya mobilya ticaretinden 10 yıl önce yüzde 0,5 pay alırken bugün yüzde 2 pay alıyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye bir mobilya tasarım ülkesi”
Son 20 yılda ithalatı azaltırken bir yandan ihracatı artırdıklarını vurgulayan Güleç, “Bütün ham maddeleri hesapladığımızda, son 20 yılda 40 milyar dolar dış ticaret fazlası vermişiz. Ülkeye böyle bir katkımız var. İhracatımızın yüzde 50’sini AB ülkelerine yapıyoruz. ABD’ye hedefimiz, 2030 yılında 1 milyar dolar ihracat yapmak. Orada çok başarılıyız ama ABD’ye odaklanırken gelişmiş, gelişecek olan ülkeler, özellikle şu anda yükselmekte olan Afrika pazarlarını, bir yandan Asya pazarlarını da unutmuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin bir mobilya tasarım ülkesi olduğunu vurgulayan Güleç, metal, plastik, ahşap, tekstil, deri, mermer gibi malzemelerin kullanıldığı sektörün çeşitlilik anlamında da dünyanın 4. sırasında olduğunu dile getirdi.
Dünya standartlarında mobilya ürettiklerini aktaran Güleç, şöyle devam etti: “Markalarımız dünyanın her yerinde bayi bulabiliyor, mağaza açıyor ama dünyada da durgunluğa karşı, koruma tedbirlerine karşı da bizim daha fazla rekabetçi olmamız gerekiyor. Ham maddedeki pahalılığın önüne geçmek gerekiyor. Enflasyon kur dengesiyle ilgili bir çalışmada dezavantajlı duruma düşüyoruz, pahalılaşıyoruz. Bu pahalılaşma, pazarda diri durmamızın önünde bir engel. Bunu daha fazla tasarım, inovasyon, pazarlama yaparak aşmaya çalışıyoruz. Ürünümüzü daha kıymetli hale getirerek, sürdürmeye devam ediyoruz. Asya ülkelerindeki rekabetimiz, artık Avrupa’daki mobilya üreticilerine karşı daha güçlü olabilmemiz için ham madde fiyatlarının bu kadar yüksek olmaması gerektiğini söylüyoruz.”
Güleç, inovasyon, teknoloji ve tasarımla sektörün büyüdüğünü, yapay zekayı pazarlamada da tasarımda da mobilyanın servisinde ve mekana uyumunun önceden görülmesinde de kullandıklarını sözlerine ekledi.