Mavi gömlekli genç o günü anlattı: “Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum”


İstanbul Marmaray’da yaşanan olayların yankıları sürüyor. Marmaray’da bir baba, iki çocuğunun yanında yumruklu saldırıya uğramış ve saldırgan tutuklanmıştı. Olayın ardından mavi gömlekli genç CNN TÜRK’e konuştu.

”SÖZLÜ ŞİDDETE MARUZ KALAN BİR KIZA DESTEK ÇIKTIM”

İstanbul’un Marmaray’da saat 16.45 sıralarında iki çocuğuyla yolculuk yapan baba D.E. (46), yer verme meselesi nedeniyle kadınla tartıştığı sırada iki erkek yolcu tartışma yaşadı. Burnu kırılan D.E. iki çocuğuyla Maltepe ilçesi Yalı Mahallesi Süreyya Plajı Tren İstasyonu’nda Marmaray’dan indi. Saldırıda gözaltına alınan üniversite öğrencisi ‘mavi gömlekli’ İbrahim Aktan ise sanal medyada artık “mavi gömlekli çocuk” olarak anılıyor. Ancak Aktan, olayın diğer yüzünü  CNN TÜRK ekibinden Arife Yılmaz’a anlattı.

Mavi gömlekli genç o günü anlattı: Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum

İbrahim Aktan’ın iddiaları şöyle;

“O gün okuldan çıkmıştım, eve gitmek için yine Marmaray’a bindim. Her zaman kullanmıyorum ama o gün Marmaray’a binmiştim.
Daha sonra Bostancı İstasyonu’na kadar herhangi bir problem yoktu. Olayın akışında, gündelik akışta devam ediyorduk.
Bostancı İstasyonu’na geldiğimizde çocuklu olan bir baba, orada Marmaray’a binmek için bekliyordu. Kapı açılır açılmaz yaklaşık 15-16 yaşlarında küçük bir kız çocuğu vardı, kapı kenarında bekliyordu.

Tren de boştu yani, çok rahat bir şekilde geçiş yapılabiliyordu. Orada baba direkt çocuğa tepki gösterdi: “Niye burada bekliyorsun? Benim geçişimi engelliyorsun. Çoluğum çocuğum sana takılıp belki düşebilir.” dedi.

Daha sonra kız özür diledi bunun üzerine. Biraz daha böyle çekildi, baba geçti. Ama baba susmadı, hiçbir şekilde susmadı. Kızın özür dilemesine rağmen baba bağırmaya devam ediyordu. Sonra kapılar kapandı, Marmaray yolculuğu devam etmeye başladı.
Artık bu bağırmalar hakarete dönmeye başladı. Ciddi şekilde kıza hakaret etmeye başladı.

Daha sonra fark ettim ki kız ağlamaya başladı. Çok korktu, titredi, ağlamaya başladı orada. Daha sonra, asıl yumruk atan beyefendi… Yani o beyefendiden önce de artık mırıldanmalar başlamıştı. “Ya yeter artık, yeter!” Çünkü 5-6 dakika boyunca bir insana o şekilde bağırmak, hakaret etmek… Hem de çok basit bir sebepten. Ortada bir şey yok. Daha sonra işte o beyefendi müdahil oldu.

Mavi gömlekli genç o günü anlattı: Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum

“FİZİKSEL MÜDAHALEM OLMADI, TEHDİT EDİLİYORUM”

Dedi ki: “Hanımefendiyle nasıl konuşuyorsunuz? Ne oldu da böyle bir konuşma yapıyorsunuz?” Daha sonra o beyefendiye de yine aynı şekilde tepki gösterdi. Sonra ben de artık dayanamadım. Yani bekledim, bekledim… Dayanamadım. Orada kendi tepkimi gösterdim. Kesinlikle –bakın bunun altını çiziyorum– hiçbir şekilde fiziki bir müdahalede bulunmadım. Orada sanki bazı iddialarda ben vurmuşum gibi söyleniyor. Kesinlikle kabul etmiyorum böyle bir şeyi. Zaten beyefendi de benden şikayetçi olmadı.

Biz o olay sonrasında karakola götürüldük. Hatta şikayetçi olacaktım. Karakoldan yetkililer geldi ve dediler ki: “Beyefendi sizden şikayetçi olmadı. Konuda da uzatılacak bir şey yok. Siz de şikayetçi olmayın. Hiçbir şekilde dava açılmasın, devam etmesin.”
Ben de tamam dedim şikayetçi olmadım. O da benden şikayetçi olmadı. Ondan dolayı da biz ikimiz, ifadelerimiz alındıktan sonra serbest bırakıldık. Olay bu şekilde gerçekleşmişti.

Mavi gömlekli genç o günü anlattı: Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum

“SENİ ÖLDÜRECEĞİZ, BİR DAHA DIŞARI ÇIKAMAYACAKSIN”

Beni gece dörtte arıyorlar. Hiç bitmiyor telefonlar. Günde iki yüz tane telefon alıyorum. Tehdit telefonları… Artık açmamaya başladım. Bu sefer mesaj yoluyla… O mesajların hepsi de duruyor. Hepsi tehdit: “Senin kafanı koparacağız”, “Sana şöyle yapacağız, böyle yapacağız”, “Onun selamını getirdim”, “Bunların selamını getirdim” diye bana bir sürü mesaj yağmaya başladı. Daha sonra benim anneme, babama, kardeşime cinsel organlarını çekip atma boyutlarına varana kadar çirkince saldırılara uğradım. Ve çok çirkin mesajlar, çok çirkin şeyler yazdılar. Yine benim aileme de yazdılar bunları. Bu şekilde çok kötü bir durumun içine düştüm maalesef.

“ORADA BİR KIZ KENDİNİ SAVUNAMIYORSA, BİZ ONU KORUMAKLA MÜKELLEFİZ

Yani ben şunu söylemek istiyorum: Bizim toplum olarak öğrendiğimiz bir şey var. O kızcağızın yerinde başka biri de olabilirdi.
İlla yaşı küçük biri olması gerekmiyor. Yaşı büyük biri de olabilirdi. Orada kendini savunamayan biri vardı. Ve biz toplum olarak bunu öğrendik: Bir kadın, kız, çocuk… Eğer orada zorbalanıyorsa ve kendini savunamıyorsa, biz onu korumakla mükellefiz.
Ben orada sadece o kardeşimizi korumak için bir müdahalede, sözlü bir müdahalede bulundum. Ama olay bambaşka yerlere gidip benim üzerimden çarpıtılmış oldu.”

Mavi gömlekli genç o günü anlattı: Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum
Mavi gömlekli genç o günü anlattı: Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum
Mavi gömlekli genç o günü anlattı: Telefonlarım günde 200 kez çalıyor, tehdit ediliyorum



Notice: ob_end_flush(): Failed to send buffer of zlib output compression (0) in /home/wphaberbotu/public_html/wp-includes/functions.php on line 5471