Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Gaziantep 8. Olağan İl Kongresi’nde konuştu.

Burada Suriye’de yaşanan gelişmelere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şam rejimi uzattığımız elin anlamını göremedi” dedi.

Hiçbir ülkenin toprağında gözümüzün olmadığını da söyleyen Erdoğan, “Türkiye’nin 910 km uzunluğunda sınıra sahip olduğu bir ülkedeki gelişmelere gözlerini kapaması elbette mümkün değildir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devam eden sözlerinde CHP’ye de tepki gösterdi ve “Siz Şam rejiminin değil Türkiye’nin ana muhalefet partisisiniz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devam eden sözlerinde ise şu ifadeler yer aldı;

“ÖZGÜR ÖZEL’E TAVSİYEM…”

Sayın Özel’in grup toplantısında hükümetimizin Suriye politikasıyla ilgili sarf ettiği sözlerin ileri tutar hiçbir yanı yoktur. Anlaşılan Sayın Özel, parti içi iktidar kavgasından başını kaldırıp, dünyada ne olduğunu takip edemiyor. Tıpkı devrik başkan gibi.

Sayın Özel’e tavsiyem şudur; gelişmelere Ankara merkezli bakmanız beklenir. Haleplilerin Türkiye ve ay yıldızlı bayrağımıza muhabbet duyması, CHP’yi ne için rahatsız ediyor.

Suriyeli sığınmacıların gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde vatanlarına dönme ihtimalinden CHP yönetimi neden rahatsız oluyor. Türkiye’nin bölücü terör belasından sınırlarından uzaklaştırma iradesinin size dokunan tarafı nedir?

“NE ZAMAN TÜRKİYE PARTİSİ OLACAKSINIZ”

Eski yönetim döneminde CHP’yi enfekte eden etnik köken ve meşrep virüsünden ne zaman kurtulacaksınız? Ülkemize başkalarının penceresinden bakmayı bırakıp ne zaman Türkiye partisi olacaksınız?

“HİÇBİR ÜLKENİN ÇAKIL TAŞINDA GÖZÜMÜZ YOK”

İnanıyorum ki sizler de bizim gibi sınırımızın hemen ötesinde yaşanan kritik gelişmeleri takip ediyorsunuz. Türkiye’nin 910 kilometre uzunluğunda sınıra sahip olduğu bir ülkede gelişmelere gözlerini kapaması elbette mümkün değildir. Perşembe günkü MGK toplantımızda sahadaki durumu değerlendirdik. Şunu çok açık ve net söylemek isterim: Bizim hiçbir ülkenin bırakın toprağını, çakıl taşında dahi gözümüz yoktur.

Türkiye olarak bizim temennimiz, Suriye’nin 13 yıldır hasretini çektiği huzura, istikrara ve barış ortamına kavuşmasıdır. Suriyeli kardeşlerimiz gerçekten çok zor günler geçirdi, çok ağır bedeller ödedi. Yaklaşık bir milyon Suriyeli rejimin ve terör örgütlerinin saldırıları sonucu hayatını kaybetti. Ekonomik kalkınması, toplumsal huzuru ve güvenliğiyle nasıl bir Antep görmek istiyorsak, Halep için de aynı temennide bulunuyoruz.

Bu coğrafyada kaderimiz de kederimiz de ortaktır. İnşallah daha nice asırlar boyunca birlik ve dirlik içinde bir arada olmaya devam edeceğiz. Şu hakikati herkesin kabullenmesi gerekiyor: Suriye’de artık siyasi ve diplomatik olarak yeni bir gerçeklik vardır ve Suriye tüm etnik, mezhebi ve dini unsurlarıyla Suriyelilerindir. Kendi ülkelerinin geleceğine karar verecek olan da Suriye halkıdır. Ateşe benzin dökmenin kimseye bir faydası dokunmaz. Jeopolitik hesaplar peşinde koşmanın Suriye halkına katkısı olmaz.

“TÜM AKTÖRLER, SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE DESTEK VERMELİ”

Özellikle bölücü terör örgütünün selden kütük kapma hevesiyle hareket ettiğinin farkındayız. Türkiye olarak milli güvenlik ve çıkarlarımızı tehlikeye atacak hiçbir hamleye izin vermeyeceğiz. Sorumlululuk sahibi tüm aktörlerin, Suriye’nin toprak bütünlüğüne destek vermesi en hayırlı yol olacaktır.

Sivillerin üzerine bomba yağdırarak hiçbir yol alınamayacağını son 13 yılda yaşananlar herkese göstermiştir. Suriye toprakları savaşa doymuştur. Kana ve gözyaşına doymuştur. Suriyeli kardeşlerimiz barışı herkesten fazla hak etmektedir. Suriyeli kardeşlerimiz özgürlüğü, güvenliği, kendi vatanlarında gönül huzuruyla yaşamayı ziyadesiyle hak etmektedir. Türkiye’nin yegane amacı da tüm kesimleriyle Suriye halkının refahı ve esenliğidir.

Biz ne yaptıysak sadece ve sadece bunun için yaptık. Katliam ve zulümden kaçan kardeşlerimize kapımızı açarken de Suriye krizinin çözümü için elimizi uzatırken amacımız buydu. Ama Şam rejimi Türkiye’nin uzattığı elin kıymetini bilemedi. Türkiye, dün olduğu gibi bugün de tarihin doğru tarafında yer almaktadır. Türkiye’nin Gazze, Lübnan, Ukrayna ve Suriye’de barışın sağlanması için gösterdiği çabaları tüm dünya çok iyi biliyor ve takdir ediyor.

“AK PARTİ ERDEMLİLER HAREKETİ OLARAK YOLA ÇIKTI”

Gaziantep il kongremizin şehrimize, tüm ilçelerimize, tüm mahallelerimize, Antepli kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bugün yapılan Bingöl, Ağrı, Hakkari ve Erzincan il kongrelerimizin de hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum. Sözlerimin hemen başında bir hususu vurgulamak istiyorum.

AK Parti erdemliler hareketi olarak yola çıktığı andan itibaren fedakarlık üzerine kurulmuş bir kadrodur. Şu an bu salonda bulunan kardeşlerimiz de şahsi ikbaleri için değil, ülke, millet ve insanlığın çıkarları için bir araya gelmiş dava erleridir.

AK Parti’nin temelinde kardeşlik vardır, muhabbet vardır, dayanışma ve dirayet vardır. Muhabbetten bildiğiniz gibi Muhammed oldu hasıl, Muhammedsiz muhabbetten ne hasıl? Millete ve memlekete sevdalı bu kadronun hamuru kardeşlikle, kardeşlik hukuku ile yoğrulmuştur. Rabbim aramızdaki muhabbeti daim eylesin diyorum.

“YANIMIZDA SAĞLAM DURDUĞUNUZ SÜRECE YOL ARKADAŞLIĞIMIZ DEVAM EDECEKTİR”

Kurulduğu günden itibaren AK Parti’nin millete hizmet davasına gerek Gaziantep’te gerekse diğer illerimizde omuz veren partimizin sevda ve hizmet bayrağını şehirlerimizde gururla dalgalandıran tüm kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum. Teşkilatımız saflarında görev almış, artık aramızda olmayan, ahirete irtihal etmiş kardeşlerimize de Rabbimden rahmet niyaz ediyorum.

Bize destek olduğunuz, bize sahip çıktığınız için bizimle bugüne kadar omuz omuza yol yürüdüğünüz için her birinize teşekkür ediyorum. Mevla ömür ve sağlık verdi. Siz de bizim yanımızda sapa sağlam durduğunuz müddetçe yol ve dava arkadaşlığımız devam edecektir.

“DURMADAN, DİNLENMEDEN ÇALIŞACAĞIZ”

Dünyalardan daha değerli evlatları, istiklali ve vatanı için gözünü kırpmadan toprağa veren kadri kıymeti halk katında da, Hak katında da bilinen siz kardeşlerimle bir kez daha bir araya gelmenin bahtiyarlığı içindeyim. Gaziantep’te ilk olarak Güneyşehir’e gittik.

Yapımı tamamlanan 5113 deprem ve sosyal konutun anahtar ve tapu teslim törenini gerçekleştirdik. Geçen hafta Maraş’ta 155 bininci afet konutumuzun anahtarını teslim ettik. Bugün de Antepli kardeşlerimizin yeni evlerine kavuşmalarının sevincine ortak olduk.

6 Şubat depremlerinden sonra Erdoğan bu enkazın altında kalır diyen kefaayetsizleri hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyoruz. Maddi anlamda Antep’in kayıplarını telafi edecek kararlılığa da, imkana da biz sahibiz. Söz verdiğimiz gibi en son hak sahibi kardeşimizi de yuvasına kavuşana kadar inşallah durmadan, dinlenmeden çalışacağız.