Kış denildiğinde akla iki şey gelir; biri kayak diğeri termal… Peki, bu ikisini aynı anda kaç şehir verir? Kaç şehir bunları sunarken aynı zamanda sizi tarihin dehlizlerinde gezdirir? Sanırım aynı yeri düşünüyoruz. Evet, Bursa’dan bahsediyoruz. Osmanlı’nın ilk başkenti olan Bursa’da keyifli bir yolculuğa çıkıyoruz…
BİLLUR BİR AVİZE
Bursa’da zaman Ahmet Hamdi Tanpınar’ın şiirinde bahsettiği gibi billur bir avize sanki… Öylesine ışıl ışıl öylesine güzel bir şehir ki! “Bursa’da bir eski cami avlusu/Küçük şadırvanda şakırdıyan su/ Orhan zamanından kalma bir duvar…/Onunla bir yaşta ihtiyar çınar” demiş ya şair… Peki, ben nereden başlamalıyım? Önce doğasını mı anlatmalı yoksa tarihini mi? O tarihin bıraktığı eserlere, türbelere, camilere, medreselere, hanlara, eski bahçelere sayfalar yeter mi? Ovanın yeşilini göğün mavisini anlatmaya hangi kelime kâfi? Bir de termal suları var sağlığınıza sağlık katan… Hele Ulu bir dağı var ki hem doğa hem de eğlenceyi doruklarda yaşatan… Belki de en iyisi kitabın ortasından dalmak… Bursa’yı kelimeler yettiğince anlatmak.
ŞADIRVANDA ŞAKIRDAYAN SU
27 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapan Bursa, binlerce esere de ev sahipliği yapıyor. Hemen her sokağı tarihin izlerini taşıyan bu şehirde muhakkak görmeniz gereken ilk eser şüphesiz Kozahan… II. Beyazıt tarafından İstanbul’daki cami ve medresesine gelir sağlamak amacıyla yaptırılan bu eser, yüzyılların sırlarını han duvarları içinde halen saklı tutuyor. Tanpınar’ın “Bursa’da bir eski cami avlusu/ Küçük şadırvanda şakırdıyan su” dizelerindeki Kozahan Şadırvanı ise 592 yıldır dimdik ayakta duruyor. Günümüzde meşhur Bursa ipeğine ev sahipliği yapan hanın dükkânlarını dolaştıktan sonra çınar ağaçlarının gölgesinde, şadırvana karşı bir kahve içip rotanızı Ulu Cami’ye kırın.
TEK BİR ANDA GÜN, SAAT, MEVSİM
Yıldırım Bayezid tarafından yaptırılan ve 1300’lü yılların sonunda tamamlanan 20 kubbeli Ulu Cami Türk İslam tarihinin en eski camilerden biri olarak kabul ediliyor. Cami ile ilgili en ilginç detaylardan biri de camideki minbere işlenmiş olan güneş sistemi. Güneş sistemi keşfedilmeden önce yapılan bu eser, büyük bir gizemi ve huzuru da içinde barındırıyor. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın dizelerinde “Sanki tek bir anda gün, saat, mevsim/Yaşıyor sihrini geçmiş zamanın/Hâlâ bu taşlarda gülen rüyanın” anlattığı yer Ulu Cami mi bilmiyorum ancak burayı görmeniz gerektiğinden eminim.
TARİHİN DEHLİZLERİNE YOLCULUK
Bursa’nın sembolü haline gelmiş yapılarından biri de Yeşil Türbe. 1400’lü yılların başlarında Yıldırım Bayezid’in oğlu Çelebi Mehmet tarafından yaptırılan türbe, Osmanlı mimarisinde duvarları çini ile kaplı olan tek türbe. Demiştik ya bu şehrin tarihini anlatmaya kelimeler yetmiyor. Ancak Bursa ile özdeşleşmiş birçok yeri aynı anda görmek isterseniz Tophane bölgesini mutlaka görmelisiniz. Saltanat Kapısı’ndan Osmanlı’nın kurucuları Osman Gazi ve Orhan Gazi Türbelerine, Tophane Saat Kulesi’nden şehrin ikonik manzarasına ev sahipliği yapan bu bölge, sizi tarihin dehlizlerinde gezdirecek.
EŞSİZ BİR KAYAK KEYFİ
Bursa şehir merkezindeki keyifli turun ardından şimdi yükseklere, Uludağ’a çıkma vakti… Bembeyaz örtüsüyle büyüleyen Uludağ’a adım atar atmaz derin bir nefes alın. Çünkü çam ormanlarıyla süslü bu dağ, oksijenden başınızı döndürebilir. Hele bir de kayak tutkunu iseniz muhteşem pistlerde özgürlüğün keyfini çıkarmaya hazır olun. Sağlı sollu dizilen, beyaz gelinliğe bürünmüş çam ormanları arasında eşsiz bir kayak keyfi sizi bekliyor. Dağdaki oteller ise kış boyunca en keyifli etkinliklerine ev sahipliği yapıyor.
ŞİFALI SULAR SİZLERİ BEKLİYOR
Uludağ’dan yorulup biraz da üşüdüyseniz Bursa’dan ayrılmadan önce uğramanız gereken son durak şehrin meşhur hamamları. Birçok termal otele ev sahipliği yapan şehrin ünlü kaplıcalarından biri olan Tümbüldek Kaplıcaları, sağlık turizmi açısından önemli bir yere sahip… Romatizmadan cilt hastalıklarına kadar birçok sağlık problemine iyi gelen şifalı sular sizleri bekliyor.