Halkın sesi, hakkın sesi… Diktaya ve zulme karşı halkın zaferi.
“Dış destekli kibir abidesi” Beşar Esad, arkasına bile bakamadan gitti.
Gözün aydın Suriye.
Hoş geldin özgürlük.
İnşallah… Sıra demokraside.
***
Giden çok… Fakat…
Sürgünden dönüş… Gurbetten dönüş… Vatan hasreti, doğdukları topraklara dönüş… Gönüllü dönüş… Günlerdir devam ediyor… Konvoylar halinde… Binlerce araç.
Ama şurası kesin, dönmeyecek olanlar da var. Türkiye’de… Kayıtlı… 2 milyon 938 bin Suriyeli göçmen var… Düzenli göçmen.
1 milyon 247 bini Halepli.
Geçen hafta Mersin’deydik… Suriyeliler’in bir kısmı ev almış.
İşyeri açan çok… Market… Lokanta.
Sanayide… Suriyeli marangoz çok.
Kimi oğlunu burada evlendirmiş, kimi kızını.
Çocukları… Türkiye’deki okullarda okuyor.
Ticaret ve Sanayi Odası’na kayıtlı olanlar… Vergi ödeyenler… Saymakla bitmez.
Sadece Mersin’de mi? Adana, Gaziantep, Şanlıurfa’da da durum aynı.
Gidenlere… Gidecek olanlara, “Güle güle” diyelim.
Fakat… Önemli bir bölümünün dönmeyeceğini de bilelim.
Araştırdık… Çok kişiyle konuştuk… Gözlemimiz:
Suriyeli sığınmacıların/göçmenlerin üçte birinin Türkiye’de kalacağını düşünüyoruz.
***
Şanlıurfa
Topçu Meydanı… Haşimiye Meydanı… Sarayönü Caddesi… Bahçelievler… Suriyeli çok.
Eyyübiye… Metropol ilçe… Nüfusu 400 bin… Suriyelilerin önemli kısmı Eyyübiye’de.
Şanlıurfa‘yı dolaşırken… Suriyeli kuyumcuları da gördük, kebapçıları da.
70 bin Suriyeli çocuk bizim okullarımızda.
Reşat Uzun dostumuzla dolaştık… Konuştuk… Sorduk.
Türkiye’den gitmek istemediğini söyleyen az değil.
İşyeri açan… Türkiye’de vergisini ödeyen… Türk ve Suriyeli işçi çalıştıran “göçmeni” zorla göndermek mümkün mü?
Bir ayrıntıyı paylaşalım;
Şanlıurfa’da Suriyeli sığınmacı sayısı 425 bine kadar çıkmıştı.
Başka illere… Başka ülkelere gidenler oldu.
Şimdi… 270 bin civarında.
Evet… “Halep konvoyu… Vatan özlemi” giden gidene.
Ama… Bizce… “En az 70 bini Şanlıurfa’yı terk etmez… Buraya yerleşir… Kalır.”
***
Kahramanmaraş
Suriyeli kuyumcu çok… Mahalle aralarında Suriyeli bakkal çok… Sığınmacılar her sektörde.
Tekstil fabrikası sahibi bile var… Konfeksiyon.
Sanayi bölgesi… Suriyeli oto tamircisi ve marangoz dolu.
İnşaat sektörü çok canlı… Asrın depreminden sonra yeni/modern bir şehir doğuyor.
Kalifiye elemana ihtiyaç büyük.
Sıvacı… Boyacı… Duvar ustası… Elektrikçi… Yevmiye 2 bin 500 lira.
Son gelişmeler üzerine Suriye’ye dönen var… Ama çok değil.
Huzurlu bahçe Kahramanmaraş’ı… 2 bin 500 lira yevmiyeyi… Bırakmak kolay olmasa gerek.
***
Komşu farkı
Türkiye Büyük Millet Meclisi… 3 Kasım 1922… Ayıntab (Gaziantep) Milletvekili Ali Cenani Bey konuşuyor:
“Suriyeliler, ümit ve arzu ederim ki; inşallah onlar da istiklallerine sahip olurlar ve müstakil şekilde yaşarlar.”
102 yıl sonra… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın söylemi… Sıcak bir üslup… Ve samimi bir dilek:
“Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve milli birliğinin korunması en büyük temennimizdir.”
Türkiye… İşte bu… Komşusuna böyle baktı… Böyle yaklaştı.
Ya Suriye… Türkiye’yi karıştırmaya, bölmeye çalışan terör örgütüne yıllarca ev sahipliği yaptı.
***
İnsanlık dersi
Türkiye… Tarih boyunca göç alan ülke.
Mübadele, İmar ve İskân Bakanı Refet Bey (Canıtez) Meclis’e “göç konusunda” bilgi veriyor… 27 Ekim 1924.
Nerelerden, kaç kişi gelmiş? Gelenler, hangi illere yerleştirilmiş?
Suriye’den… Rusya’dan gelenler… Lozan’dan sonra Yunanistan’dan gelenler (mübadele)… Doğu’dan, Batı’dan gelenler… 1.5 milyon kişi.
Türkiye… Vicdanlı ülke… 1924 şartlarında bile… 1.5 milyon insana kucak açmış.
Onlara tarla verilmiş… Tarım aleti verilmiş.
72 bin 502 kişi… Trakya’ya gönderilmiş.
26 bin 204 kişi… Bursa’ya.
38 bin 76 kişi… Samsun’a.
62 bin 524 kişi… İzmir’e… Ve civarına.
35 bin 332 kişi… İstanbul’a.
Türkiye… Bir asır önce… Göçün destanını yazmıştı… Dünyaya ders vermişti.
Aynı ders günümüzde tekrarlandı… Batı… Son dişi kalmış canavar… İnsanları denizde, kaderlerine terk ederken… Boğulmalarını seyrederken…
Türkiye onları kurtardı… Yedirdi… Giydirdi…
***
Uzun sözün kısası
Evet… Sığınmacı Suriyeliler’in çoğu dönecek… Dönmeliler… Hem de bir an önce.
Ülkemizin demografik yapısının bozulmaması için… Dönmeleri şart.
Suriye’deki demografik yapı da önemli… Bozulmamalı… O nedenle dönmeleri, Suriye için de çok önemli.
***
Bir dönemin bitişi
Eskiden… 100 yıl önce… Bölgede, İngilizler, Fransızlar ve İtalyanlar at koşturuyorlardı. Unutmayalım… Cumhuriyet’in ilk yıllarında Türkiye’de çıkan isyanların arkasında onlar vardı… Fransa silah yollamıştı. Zamanın ruhu… Çok şey değişti. Şimdi… Başrolde ABD var.
ABD… Kendi çıkarları için… İsrail’in güvenliği için… Bölgede “şerif rolünü” kimseye bırakmak niyetinde değil.
Baba Esat, Amerika’nın bölgedeki güvenilir elçisiydi… Kalesiydi… Bekçisiydi.
PKK’yı yıllarca destekledi… Besledi… Koynunda himaye etti.
Oğlu… Beşar Esad‘a gelince… Beceremedi… Babasının “tilkiliği” onda yok… Her şeyi eline, yüzüne bulaştırdı.
Şimdi… Kendi halkı ona karşı yürüyor.
Ve son… Beşar Esad, direnemedi… Her şeyi bırakıp, kaçtı.
Bir dönem böylece sona erdi.
***
Arapsaçı
Suriye… Çok bilinmeyenli denklem…
Tam bir Arapsaçı.
Karmakarışık… At izi, it izine karıştı.
Kimin eli kimin cebinde belli değil.
Rejim karşıtları kovalıyor… Beşar Esad kuvvetleri kaçıyor… Arkasına bakmadan.
Aslında… Türkiye’nin uzattığı el “Beşar Esad için sigortaydı.”
Kıymetini bilemedi.
***
Kararlılık-2024
Kurt… Dumanlı havayı sever.
Günümüzde… Bulanık suda balık avlama heveslisi çok… Suriye’deki karışıklığı fırsat bilenler… Ortalığı karıştırmak isteyenler… Terör örgütleri. Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan‘ın “söylemleri” çok önemli.
Erdoğan üstüne basa basa söyledi:
“Gelişmelerden istifade etmeye çalışan terör örgütlerinin engellenmesi için adımlar atılacaktır.”
Hakan Fidan’ın sözleri de aynı kararlılığın ifadesi:
“İstikrarsızlık ortamından istifade etmeye çalışan terör örgütlerine asla ve asla geçit vermeyeceğiz.”