“Kalp krizi her zaman kapıyı aniden çalmaz. Genellikle öncesinde sessiz çığlıklarla uyarır” diyen Medipol Sağlık Grubu’ndan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, kalp krizinin çoğu kez göz ardı edilen sinyaller verdiğini belirterek, risk faktörlerinin ve zamanında müdahalenin yaşamsal önemini vurguladı.
GÖĞÜSTE BASKI HİSSİ
Kalp krizinin çoğu zaman önceden sinyal verdiğini ancak bunun herkes tarafından bilinmediğini belirten Prof. Dr. Okuyan, “Kalp krizleri genellikle aniden ortaya çıkar gibi düşünülse de, aslında pek çok vakada öncesinde uyarıcı belirtiler görülebilir. Göğüste baskı hissi, yürürken veya efor sarf ederken ortaya çıkan ağrı, nefes darlığı, çabuk yorulma gibi şikayetler kalp krizinin habercisi olabilir. Ancak bazı durumlarda hiçbir belirti vermeden de ortaya çıkabilir. Özellikle yoğun stres veya ağır fiziksel efor sonrası bir anda gelişen kalp krizleri, ölüm riskini daha da artırabilir” dedi.
DAMAR TIKANIKLIKLARI RİSKLİ
Kalp krizlerinin sebebinin çoğunlukla damar tıkanıklıkları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Okuyan, tıkanıklığın yerine göre kriz sonucunun değişebileceğini belirterek, “Kalp krizine sebep olan şey, genellikle damar sertliği nedeniyle oluşan plakların yırtılması ve bu yırtılmanın damarda pıhtı oluşumunu tetiklemesidir. Eğer bu pıhtı damarı tamamen tıkarsa, kan akışı kesilir ve kalp kası oksijensiz kalır. Eğer tıkanıklık ana damarın başında olursa, kalbin geniş bir bölümü kansız kalır ve ani ölüm riski yükselir. Çünkü bu durum, ölümcül ritim bozukluklarına yol açarak kalbin durmasına neden olabilir” şeklinde konuştu.
İLK 5 DAKİKA ÇOK ÖNEMLİ
Kalp krizlerinde ilk yardımın hayati önem taşıdığını belirten Prof. Dr. Okuyan, özellikle ani kalp durmalarında hızlı müdahalenin hayat kurtarıcı olduğunu söyleyerek, “Kalp krizi geçiren bir kişiye ilk 5 dakika içinde müdahale edilmezse hayatta kalma şansı hızla düşer. Kalbin durması durumunda, ilk müdahale olarak hemen kalp masajına başlanmalı ve mümkünse elektriksel şoklama (defibrilasyon) uygulanmalıdır. Ancak ülkemizde bu konuda yeterli bilinç yok. Özellikle kalabalık etkinlik alanlarında, otellerde ve konser mekanlarında defibrilatör cihazlarının bulunması şart” diye konuştu.
YÜKSEK KOLESTEROLE DİKKAT!
Prof. Dr. Okuyan, kalp krizine yol açan en büyük nedenlerden birinin de damar sertliği olduğunu söyleyerek, “Bunun oluşmasında birçok faktör rol oynar. Genetik yatkınlık, yaş, hipertansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, obezite, sigara tüketimi ve hareketsiz yaşam tarzı bu riskleri artırır. Kadınlarda bu risk, özellikle menopoz sonrası hormon koruyucu etkisini kaybettiğinde daha da yükselir” dedi.
DEFİBRİLATÖRLER YAYGINLAŞTIRILMALI
Kalp krizlerinde defibrilatör (elektriksel şoklama) kullanımının önemine değinen Prof. Dr. Okuyan, bu cihazların daha yaygın hale gelmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “Bugün havalimanlarında ve bazı alışveriş merkezlerinde defibrilatör cihazları bulunuyor. Ancak binlerce kişinin konakladığı otellerde ve konser alanlarında bu cihazların eksik olması büyük bir problem. Oysa ki bu cihazların maliyeti oldukça düşük, kullanımı kolay ve hayat kurtarıcıdır.”